30 Kasım 2013 Cumartesi

BLAZER CEKET 3

 Sevgili kız kardeşim için geçtiğimiz yıl dikmiştim bu ceketi. Kendisi Edebiyat Öğretmeni olduğu için ona daha ciddi kıyafetleri modern bir tarza büründürerek dikmeye çalışıyoruz. Bu ceketi bir çok şekilde kombinleyerek giymişti. Ama biz en risk almadan sade haliyle kombinledik sizlere gösterirken.
 Yine benim klasik, hemen hemen her cekette kullandığım ceket kabını kullandım ve tabiki astarladım.
 Böyle kısa blazer ceketler Çanakkale gibi küçük şehirlerde, her istediğinizde, istediğiniz renk ve desende bulabileceğiniz parçalardan değil. Bu yüzden dikmek ve de diktirmek çok daha iyi.
Güzel kardeşim için diktiğim başka bir ceketi daha ilerleyen günlerde paylaşacağım. HEPİNİZE BOL DİKİŞLİ, NEŞELİ, MUTLU GÜNLER..

29 Kasım 2013 Cuma

DANTELLİ SALAŞ TİŞÖRT

 Geçtiğimiz yaz farklı kumaş arayışları içinde kıvranan ben ve benden daha da beter kumaş tutkunu annem, bir salı günü kendimizi Gelibolu yollarında bulduk. Çünkü salı günü Gelibolu'da bir pazar kurulurmuş. Bu kurulan pazara da bir parça kumaşçı gelirmiş. Gittik ve bu parça kumaşçıyı bulduk. Uzun bir karıştırma, ayrıştırma, seçme ve elemeden sonra ben 70 tl' lik, annem ise 50 tl'lik kumaşla dolu büyük çuvallarla eve döndük. Bu kumaşların içinde neler yoktu ki. Rengarenk trikolar, penyeler, gabardinler, tül ve danteller.
İşte bu tişört'te kullandığım penye kumaşı da oradan aldım. Omuzlarında yine ordan aldığım aynı renk danteli kullandım. Ben bu bluzu hiç giyemeden yaz bitti. Ancak seneye bol bol giyeceğim parçalardan biri olacak. Her hangi bir tişörtümü kalıp olarak kullandım. Dikimi çok basit parçalardan biri. Aslında dikmekten en çok hoşlandığım parçalar ceket ve mont gibi zahmetli ve pahalıya alınan parçalar. Ancak arada dinlenme ve eğlenme adına ve tabiki ihtiyaç olmasından dolayı bu tip şeyler de dikmenin başka bir tadı da var. Herkeze neşeli, mutlu ve bol dikişli günler..

28 Kasım 2013 Perşembe

AZTEK BLUZ

 Bu çok basit bluzu bir gece otururken ''hadi şunu dikivereyim'' deyip bitiriverdim. Kalıpsız bir bluz. Sadece desenlerine dikkat ettim. Kumaşta, bir ende üç desen vardı yanyana. Birini ön, birini arka yaptım. Birinide kollara paylaştırdım. Boyu ne veriyorsa onu kullandım. Kumaş penye olduğundan istediğimden daha iyi bir duruşu var. Ayrıca çok da rahat.
Taşıdığı renkler ve aztek deseninden dolayı çok severek giyiyorum.  Kolları uzun ancak ben genellikle bu şekilde kullanıyorum. Hepinize neşeli keyifli günler..

27 Kasım 2013 Çarşamba

KIRMIZI AŞKIM

 Bu yaz resmen üniforma haline getirdiğim kırmızı elbisemle karşınızdayım. Kalın ligralı kumaştan diktiğim bu elbisede bir gömlek kalıbını kullandım. Sadece göğüs penslerini koydum. Diğer pensleri iptal ettim. Arka ortasına yine dikiş koydum ki belime oturtmak için payı oradan istediğim gibi alabileyim. Genellikle kalın ligralı kumaşları astar ve fermuar derdinden kurtardığı için elbise olarak değerlendiriyorum ve sırt kısmını hep bu şekilde ortadan dikişli yapıyorum.
 Bu sezon sırt dekoltesinin moda olması ekmeğime yağ sürdü.Çünkü ben göğüs dekoltesi kullanmayı hiç sevmiyorum. Bir elbisede dekolte kullanılacaksa  sadece bir yerde kullanılmalı diye düşünenlerden olduğum için de boyunu gayet uzun tuttum.  Bazen altın takı ve ayakkabılarla bazende siyah ayakkabı ve uygun takılarla kombinleyip bir çok yerde giydim. Aslında üzerine minik bir hırka , uygun bir çorap ve kışlık ayakkabı seçeneğiyle bu mevsime de uydurulabilir.
Sanırım önümüzdeki yaz yine bir kaç yerde giyerim. Hala doyabilmiş değilim kendisine. Kırmızı rengin aşığı biri olarak içinde kendimi tanrıça gibi hissediyorum. Abarttım ama gerçekten bu elbisemle kendimi çok çok iyi ve tamamlanmış hissediyorum. Bana çok ucuza mal oldu ve dikimi de bir o kadar kısa sürdü. Emsallerinin fiyatlarını sorduğumdaysa dudaklarım uçukladı. YAŞASIN DİKİŞ DİKMEK diyorum ve herkese mutlu günler diliyorum.

26 Kasım 2013 Salı

BLAZER CEKET 2

 En severek giydiğim parçalar genellikle kızımın babaannesinde kaldığı zamanlarda diktiğim parçalar. İşte bu güzel blazer ceket de onlardan biri. Bu kumaşı pazarda ki parça kumaşçımdan yok denecek fiyata aldığımda lahana gibi bir şeydi. Ama Gepetto ile Pinokyo hikayesindeki gibi aramızda bir his oluştu ve onu alıp eve getirdim. Yıkadım, ütüledim ve kumaşa resmen aşık oldum. Hemen kestim, biçtim, diktim ve bir daha aşık oldum. Çünkü en güzel kumaşlarımdan elde edemediğim tüm zerafet, asalet, ve kusursuzluğu bu cekette buldum. Sanırım iki yıl oldu. Hala en sevdiğim parçasıdır gardrobumun.
 Ahşap düğmelerle süsledim ve sadece bir kere ütüledim. Çünkü bir daha ütü istemedi. Kollarına kumaş yetmediği içn ek yaptım. Baharlık bir ceket olduğu için o eklerin üzerine birde manşet ekledim.
 Şimdi kollarını bazen sıvayarak bazen serbest bırakarak, kot ve atletlerimin üzerine giyiyorum. Bahar geldiğinde en vazgeçilmez kombinim oluveriyor. Ayakkabılarımı ise yine çok seviyorum ve bu kıyafeti tamamladığını düşünüyorum. İlkbahar geldiğinde çok severek giydiğim bu kobinimi umarım sizde beğenmişsinizdir.
Hepinize mutlu ve sağlıklı günler.

TADİLAT

  Geçen hafta diktiğim bu bluz, eteklerinin kısa ve kabarık durmasından dolayı pek içime sinmemişti. Simli olduğu için ben daha klasik bir tarzda kullanırım diye düşünmüştüm. Sonra ne yapabilirim bu bluza diye araştırırken  sporlaştırmak geldi aklıma . Hem tarzları karıştırmış olurum, hemde önü rakamlı tişört trendine uyarak daha modern bir parçaya sahip olurum dedim.
 İlk olarak çok sıkan yakasını genişletip siyah çelik örme geçtim. Aynı şekilde etek ucunu da hafif büzdürerek aynı siyah çelik örmeyle biyeledim. Daha sonra telalanmış siyah çelik örme üzerine kağıttan hazırladığım rakamları koyup kestim. Paça telasıyla rakamları tişörtün önüne güzelce yapıştırıp, kenarlarından 4 numaralı düz dikişle muntazam bir şekilde diktim. Rakamlar ise doğum yılım olsun dedim.
Çanakkale 'nin yağmurlu karanlık bir gününde pencere kıyısında, elimde kahvem, üzerimde kendi tasarımım rahat ev kıyafetimle çektiğim bu fotoyu da sizlerle paylaşmak istedim. Altına en kısa zamanda siyah çelik örme kumaştan birde rahat pantolon dikmeyi düşünüyorum. HERKESE BOL DİKİŞLİ, MUTLU, SAĞLIK DOLU GÜNLER..

25 Kasım 2013 Pazartesi

EKOSE VE DENİM

 Son yıllarda kendime o kadar çok şey diktim ve bunları paylaşmak için o kadar can atıyorum ki hemen her gün bir şeyler paylaşmak istiyorum. Bir taraftanda korkuyorum. Elimdekiler bitince ne yapacağım diye.
 Bu gün öğleden sonramı fotoğraf çekimine ayırdım. Evde ne varsa giyip giyip çekildim.  Bu eteğimin kumaşından kendime denim ceket dikmiştim ve onuda burada paylaşmıştım. Bu tarz spor kıyafetleri bol vakitlerimde türlü türlü ceplerle süslemeye bayılıyorum. Kumaşlarla puzzle oynamak gibi geliyor bana. Çok güzel stres attırıyor.
       Evde bir açı yakaladım. Ordan fotoğrafları çektiğimde hem ışıktan fazla etkilenmiyor, hemde beni boydan alıyor. Oyüzden bir çok fotoğrafı hep aynı yerde çekmek durumunda kaldım.
Bu son fotoğrafta ise göbeğimi içime çekmeyi unutmuşum. Ama  yinede yayınlıyorum.  Güzel günler geçirmeniz dileğiyle..

24 Kasım 2013 Pazar

LEOPAR BLUZ

 Çok sevdiğim bir bluzumu paylaşmak istedim. Leopar desenden son bir kaç sezondur çok hoşlanmaya başladım bende herkez gibi. Aslında fotoğraflarda çok belli olmamış ama fular yaka olarak çalıştım yakasını. Kumaş yine parça olarak alındığı içinde kolları mecburen truvakar kol oldu.
Leopar bluzu beyaz pantolonla kombinlemek istedim, dışarıdaki karanlık ,yağmurlu havaya inat.
HEPİNİZE BOL DİKİŞLİ GÜNLER..

23 Kasım 2013 Cumartesi

KIZIM İÇİN

 Bu defa kızım için diktiklerimden birini seçtim. Bir kız annesinin dikiş bilmesinin avantajlarıda var,dezavantajlarıda. Mesela kendileri bu kıyafeti tasarlayıp bana tarif etti. Her ayrıntısını tek tek ona sorarak yaptım. Prova olmak istemedi. Zor zahmet provaya ikna edip elbiseyi giydirdiğimde bu kezde çıkarmak istemedi. Üst kısmı tek askılı, eteğininde önü kısa arkası uzun. Yani asimetri karmaşası bir elbise.
İki kat çalıştım. İçinde bir açık tonda astarlık ligralı bir kumaş var. Üstünde ise pembe bir tül.Omzuna tülden yaptığım çiçeği, beline de taşları işledim. Ben çok beğendim. Ama kızım arka kısmının daha uzun olup yerlere değmesini istediğini söyleyerek tam not vermedi. Yinede severek giydi.
HEPİNİZE BOL DİKİŞLİ GÜNLER...

22 Kasım 2013 Cuma

VİNTAGE KOMBİNİM

 Kloş etek dikimi  ile ilgili yayın yapmayan bloggera blogger demezler diye düşünerek bende kloş eteğimin dikim aşamalarını fotoğrafladım. Ama öyle uzun uzun anlatmayacağım. Zaten eteğin dikim süresi bir saati bulmuyorken uzun anlatıpta ne yapayım. Ben kalem etek ve elbiselere öyle çok alışmışım ki; tam kloş zaten giyemem bari yarım kloş yapayım diye düşündüm. Ancak o bile bana çocukken giyip  sonrada döne döne savurduğumuz eteklerimizi hatırlattı.
Çok kısa süren kesim sürecinden sonra fermuarını taktım. Beline birde kemer geçirdim ve ben bile bu kadar çabuk bitmesine şaşırdım.
 Geçen yazılarımdan birinde bahsettiğim diy gömleğimle kombinlediğimde kıyafetimi çok vintage buldum. Ama hangi dönem onu çıkaramadım.
 Blogçuluğun en ama en zor yanı şu fotoğraf çekimleriymiş. Bunu her geçen gün biraz daha iyi anlıyorum. Bu gün yine evde kimse olmayınca ve de fotoğraf makinesinin pilleri bitince ıpone ile çekmek zorunda kaldığım fotoğrafların kalitesi de ancak bu kadar oldu.
Yeni kolyemi de sizlerle paylaşayım dedim. Ben çok severek aldım. Çok ta severek ve neredeyse her kıyafetimle takıyorum. HEPİNİZE BOL DİKİŞLİ GÜNLER..

21 Kasım 2013 Perşembe

BUGÜN DİKTİM VE GİYDİM

 Bu aralar dikiş konusunda çok üretkenim. Mesela bu simli triko bluz bugün biten ikinci işim. Sabah kızımı okula bırakınca eve gelip bir yarım daire kloş etek diktim. Öğleden sonra ise bu bluzu. Artık akşama da bir proje sığdırırmıyım bilemem.
Kumaşçımda bu simli penyeyi görünce çok beğenip aldım. Kumaş biraz hatalı ve küçük olduğu için de boyu tam istediğim uzunlukta olmadı ve etek ucunu pek beğenmedim sanırım o kısma değişik bir şey yapmalıyım. Ama yinede sevdim değişik kombinler yapmak için uygun bir parça. Ben şimdilik sadece jean pantolonla giydim. Daha sevdiğim bir kombin yaparsam paylaşırım. HEPİNİZE BOL DİKİŞLİ GÜNLER...

20 Kasım 2013 Çarşamba

YAZDAN KALMA

 Sevgili Hayrun hanımın blogunda pamuk saten eteği görünce benimde bu elbisemi paylaşmak geldi aklıma. Bilgisayarımız tamirden bugün döndü nihayet. Artık uzun uzun yazabilirim. Yaz başında parça kumaş satan kumaşçımda bu kumaşlardan bir kaç desen bulup almıştım. Hem esnek hemde kalın dokunuşlu oldukları için astar ve fermuar derdi olmadan elbise çalışma imkanı sağlıyorlar. Bende kızımın ana okulu mezuniyet gecesi için kendime ve iki arkadaşıma dikmiştim bu elbiselerden.
Bu resimde fermuar kullanmadan elbisenin ne kadar iyi oturduğu daha net belli oluyor. Sevgili kızım da halk oyunları için yöresel kıyafetleriyle. Hepnize en iyi BOL DİKİŞLİ GÜNLER.. Şimdilik hoşçakalın.

18 Kasım 2013 Pazartesi

MİLİTARY KABAN


Bu yayınımda fazla açıklama olamayacak. Çünkü kızım bilgisayar klavyesini camsil ile silmek suretiyle mahvetmiş. Bu yazıları bile ıpone ile yazıyorum. Yeni kabanımı dün bitirdim bugün de giydim. Bol dikişli günler.



MİLİTARY CEKET

 Moda diye herşeyi giyemem, kendimi stil sahibi olarak ta kesinlikle görmüyorum. Bunu söyleyebilmek için 40 fırın ekmek yemek gerekli diye düşünüyorum. Ancak son yıllarda tuhaf bir moda anlayışı ortaya çıktı. Birbirine hiç uymayan parçaları bir araya getirmek. Mesela bu military ceketin altına dantelli beyaz bir elbise giymek gibi.. Ben moda konusunda galiba çok cesur değilim.
Geçtiğimiz sezon şöyle bir gelip geçiveren kamuflaj modası benim çok hoşuma gitmişti. Derhal bu ceketi dikip bahar aylarında beyaz atlet ve jean pantolonla giymiştim. Hala da giymeye doyamadıklarımdan. Bol spor dikiş ve eskitme düğmelerle , kapaklı ceplerle tam istediğim havayı yakalayabilmiştim. İçinde kendimi iyi hissettiğim bir parça. Aslında doğrusunu söylemek gerekirse kendi diktiğim bütün kıyafetleri bir başkasında görme ihtimalim olmadığı için, sadece bana özel olduğu için çok severek giyiyorum. Yani YAŞASIN DİKİŞ DİKMEK diyorum. HERKEZE BOL DİKİŞLİ GÜNLER...

17 Kasım 2013 Pazar

KIRMIZI ELBİSE

 Geçtiğimiz yıl ilk defa kendime vakit ayırabilecek vaktim oldu. Kızım anaokuluna sabah gidiyor ve akşam 5 te dönüyordu. Bende tüm günümü dikş dikmeye ayırabiliyordum. İşte ''dikiş blogu'' kavramıyla da geçen yıl tanıştım. Bloglarda gezinirken keşke bende diktiklerimi paylaşabilsem hissine kapılırdım hep. Çünkü çok üretkendim. İşte bu paylaşımlarımı hep geçen yıl diktim. Bu yıl kızım 1. sınıfta, dikişe şöyle istediğim gibi vakit ayıramıyorum.
Aslında bu elbisemin bir omuz detayı var. Fotoğraflarda çok belli olmamış. Galiba kumaşım çok ince olduğundan üzerimde bile tam istediğim etkiyi vermiyor. Ancak ben yinede söyliyeyim. Ön bedeni keserken bir omuzu diğerinden 10-15 cm daha enli kesiyoruz. Dikerkende arka omuza büzdürerek dikiyoruz. Bilmem anlatabildim mi. Ben bir kımızı aşığı olarak bu elbiseyi omzundaki detay amacına ulaşmış olsada olmasada çok severek giyiyorum. Dün de bir doğum günü için siyahlarla kombinleyerek giydim. HEPİNİZE BOL DİKİŞLİ GÜNLER..

16 Kasım 2013 Cumartesi

KÜÇÜK KAZAK

 Kız kardeşimin oğlu, bizim sevgili Aras'ımız için bir kumaş buldum. Tam küçük bir delikanlıya göre dedim daha kumaşı görür görmez. Kızıma küçük gelen bir pijama üstünü ölçü aldım. Kumaşın üzerine koyup ona göre kestim.
  Bu tip esnek kumaşlarda küçük kesim hataları pek farkedilmediği için dikişe yeni başalayanlar için uygulaması daha kolay diye düşünüyorum. Kollarda kesilir kesilmez hemen omuz dikişlerini attım.
 Üst resimde gördüğünüz şeritler ise yaka kol ve etek ucu ölçülerinden biraz daha kısa kesildi, lastik gibi toplasın ve satın aldığımız kazaklardaki havayı versin diye.
 Omuz dikişlerinden sonra kollar takılacak ama ondan önce kol ucu bantlarını taktım ki kol altından dikiş geçerken hepsi birden dikiliversin bir çırpıda.

  Yakayı da tam bu esnada takıyoruz yine. Yaka bir kıyafetin en göze çarpan yeridir. Kollar takılmadan onuda takalım ki kollar elimize dolaşmasın, yakayı asıltmasın, en temiz yakayı çıkarabilelim.
İşte sonuç. Bir iki saatte biten rahat bir kazak. Bugün kafam biraz karışık. O yüzden yazı ve anlatım da karışık oldu galiba. Ama bitirmeden vermem gereken bir ipucu daha var. Esneterek diktiğimiz yaka ve kol bantları daha uzun ömürlü olsun ve giyerken esnesin diye hafif zikzak ayarında dikiyorum. Hepinize BOL DİKİŞLİ GÜNLER..