2 Ekim 2014 Perşembe

ERKEK KAZAĞI

Havalar son günlere dek iyi gidince, bayramı yazlıklarla yaparım sandım. Tam son günlerde başlayan soğuklar, benim gardrobumu kışlığa çevirmeme yol açtı. Birde baktımki giyecek pek fazla da birşeyim yokmuş. Geçen yıl diktiklerimin çoğunu giyip deforme etmişim. Kızım için de durum aynı olunca son iki gündür resmen seri üretime geçtim diyebilirim. Dün kızıma ve kendime deri tayt, eşime de bir triko kesip dikip bitirdikten sonra akşam üzeri kızımın ''ben üzerime ceket olarak ne alacağım? Bana da kürklü bir ceket dikermisin?'' ricasını  kıramayıp ona bir astarsız kürklü ceket diktim. Bu gün de kendime deri detaylı triko bir tunik diktim. Ancak gerçekten iyi bir kombini ve çekimi hakediyor.
Şimdilik sadece eşimin trikosunu yayınlıyorum. Kol boyu, genişliği omuz detayı gayet iyi durdu. Geçen yıl ona diktiğim bu sweatshirt ile aynı modelde. Orada nasıl bir yol izlediğimi daha geniş anlatmıştım.
Ayrıca bu gün saçlarımı da kestirdim. Aslında tam son güne bırakmamalıydım bu işi. Daha önce kestirmeliydim ki şekli iki hafta da ancak otursun. Bu arada hamileyken saç kestirilmez, çocuğun ömrü kısalır; gibi bir batıl inanç var. Ben bu inanca, ilk bebeğimde uymuş ve saçlarımı hiç kestirmemiştim. Ancak zaten alınan kilolar ve genişleyen bel ölçüsü gibi onca şey varken birde bakımsız saçlar eklenmesin üzerine. O yüzden hem boyamı hem kesimimi bu defa ihmal etmeyeceğim. Kısmetse bayram sonrası fotoğraflar ve kombinlerle görüşürüz.
 Herkese mutlu, keyifli, sevdikleriyle dolu, Türk gelenek ve göreneklerini dolu dolu yaşadığımız güzel bir bayram diliyorum.

Hiç yorum yok: